Hani insan bir gün dönüp arkasına şöyle bir bakar... Neler yapmışım, neleri ıskalamışım, gönlüm ne ister... Sonra karar verir: İstemediğim şeyi yapmayacağım, başarının, paranın değil bir değer yaratmanın, anlamın peşinde olacağım. Ve düşünmeye başlar: O halde ne yapmalıyım?
İşte geçtiğimiz yıl ben de böyle bir yol ayrımına geldim. Epeyce yaramazlıklarla dolu bir gençlik, uzun yıllar yöneticilik, sonra lojistik sektöründe dünyanın dört bir yanını görme, tanıma imkânı, katıldığım sayısız gıda fuarı... Arkasından Amerika... Geçen yıllar... Sonra dayanılmaz bir şekilde bastıran oğul özlemi, anne özlemi, memleket özlemi...
Ne yapmalı sorusu tam da böyle bir zamanda aklımın ortasına çöreklendi.
Döndüm. Kalbimin sesini dinleyip anne evine gittim, Didim’e. Ve orada küçük siyah bir noktacık, bir zeytin tanesi bütün sorularıma cevap oldu.
Eşsiz aroması, çok yüksek polifenol değeri, mükemmel tadı ve kalitesiyle Memecik (Kara Yaprak) türü bir zeytindi bu.
Kadim bir uygarlığın yerleşim yeri olan Herakleia’nın (Milas, Bafa Gölü) verimli topraklarında yetişen bir doğa mucizesi.
Artık, hayatını anlamlı kılmak için ne yapıyorsun, sorusuna verecek bir cevabım var: Bu küçük zeytin tanesi yol gösterdi bana ve dostlarımın da desteğiyle bir zeytinyağı markası yarattık: Milas Hasadı.
Milas Hasadı, Bafa’nın en lezzetli zeytinlerinden titizlikle ve özenle elde edilen özel bir zeytinyağı.
Hedefimiz, Milas Hasadı’nı sağlıklı beslenmeye özen gösteren, derin lezzetlerin peşinde olan ve hayatın anlamını ayrıntılarda arayan insanlarla buluşturmak.
Bu buluşmaya katılacak herkese şimdiden selam olsun diyorum.
Sağlıkla, sevgiyle...
Eşber Kaynak